BİRA İÇMEK BÖBREK TAŞINI DÜŞÜRÜR MÜ?
Böbrek taşı dökülebilir, kırılabilir, alınabilir,
tekrar oluşabilir, sessizce büyüyebilir; ağrı yapabilir, enfeksiyona neden
olabilir, böbreği çürütebilir ve nihayet kansere neden olabilir. Yani üst
komşunun böbrek taşı kırılmış olabilir ama sendekini ameliyatla ancak
alınabilecek kadar büyümüştür. Kardeşin sancı ile acile başvurmuştur, böbrek
taşı düşürüyordur. Senin böbreğinde sessizce duran taş ise böbreğinin tüm
fonksiyonlarını yoketmiştir. İşte böbrek taşı bu kadar farklı tablolara neden
olabilen geniş bir hastalıktır.
Gene de böbrek taşıyla en sık sizi yerden yere vuran
bir bel sancısı ile acile başvurduğunuzda çekilen karın filmi ile tanışırsınız.
Doktor ağrınızın sebebini bulmuş olmanın haklı gururuyla filmdeki ufak beyaz
noktayı işaret eder. Gerçekten de boyundan büyük işlere yol açar bu ufacık
taşlar. Acil hekimi o dayanılmaz ağrıyı dindirdikten sonra taşınızla beraber
sizi eve yollar. Fakat gündüz mutlaka bir üroloğa görünmeniz gerektiğini de
belirtir. Aslında bu ağrılı ama iyi olan senaryodur. Şayet taş idrar
kanalınızı tamamen tıkamış hatta hiç idrar çıkaramıyorsanız ya da taş damardan
antibiyotik almanızı gerektirecek ağır bir enfeksiyona neden olmuşsa o geceyi
ve sonraki birkaç haftayı hastanede geçirmeniz gerekebilir.
Şimdi hızlıca çok bilinen fakat bazıları yanlış olan
bilgilerin üzerinden geçelim.
Sanılanın aksine kum dökmek diye
birşey yoktur. Ürologlar dışındaki bazı hekimler idrar tahlilinde görülen
kristalleri kum dökmek olarak yorumlarlar. Bu kristaller idrar yolunda taş
oluşumu için bir işaret olabileceği gibi beklemiş bir idrarda hiç bir anlamları
yoktur.
Taş oluşmaması ya da var olan düşebilecek boyutlarda
bir taşı düşürebilmek için bol su tüketmek gerektiği ise
doğrudur. Böbrekleri bir değirmene benzetirsek; yeterince su
tüketmediğinizde değirmen dönmez ve kenarda köşede taşlar birikmeye başlar. Bu
nedenle, tüketilen sıvının çoğunun terleme yoluyla atıldığı yaz aylarında
böbrek taşı daha sık görülür.
Bira içmek ise
böbrek taşlarınızı düşürmez. Belki idrarı arttırdığı için işleri
kolaylaştırabilir.
Evet, hoplayıp zıplamak böbrek
taşının düşüşünü kolaylaştırır. Hatta bazı taşlar için bilimsel dayanakları
olan özel pozisyonlar bile tarif edilmiştir.
Böbrek taşları bazen de sessiz kalabilir. Sessiz kalmaktan
kasıt ağrı yapmaması ve ateşli enfeksiyona neden olmamasıdır. Bu taşlar başka
amaçla yapılan tahlillerde tesadüfen farkedilir. Kendini farkettirmeden uzun
yıllar sessiz taşlar ise zamanla böbrek fonksiyonlarının geri dönüşsüz bir
şekilde kaybına neden olur. Bu hastalar bazen tedaviye dirençli hipertansiyonla
farkedilir. Ayrıca bu taşlar idrar yollarında tekrarlayan enfeksiyonlara neden
olur. Çok sık olmasa da taşlar idrar kanallarını tahriş ederek böbrekte kanser
gelişimine neden olabilir.
İnsan vücudu taşlaşmaya eğilimlidir. Taşlaşma bazen
iltihap, kanser gibi nedenlerle vücudun herhangi bir yerinde görülebilirken
idrarın durağanlaşması ve kandaki kalsiyum gibi bazı minerallerin idrarla fazla
atılması da böbrek taşlarına neden olur.
Kabul etmek lazım idrar yolları anatomisi biraz
karışıktır. Öğrenciyken biz bile üreterle üretrayı karıştırmadık mı? İki tane
olan hangisiydi? En baştan başlayalım; iki tane böbreğimiz var. Böbrekleri su
değirmeni gibi düşünelim. Su, yani kan geldikçe dönen iki su değirmeni. Akım
değirmenden kaliks denen kanallar aracılığıyla genişçe bir havuza yani böbrek
pelvisine dolar. Havuzu dolduran çok sayıda kanal ve sadece bir boşaltma
musluğu vardır. Her iki böbreğin kendi havuzu vardır. Bu havuzlar boşaltma musluğuna
bağlı hortumlarla(üreterler) körüğe kadar idrarı taşır. Körük yani mesane
dolduğunda işemek suretiyle idrar dışarı atılır. Bütün olay en basit haliyle
bundan ibaret.
Taşlar bu sistemin herhangi bir yerinde ve irili
ufaklı olabilir. Bu nedenle böbrek taşlarının tedavisi için birçok yöntem
geliştirilmiştir. Bazı istisna durumlar dışında tüm taşlar böbrekte oluşur.
Sistemde herhangi bir yerde olabilmelerine rağmen böbrek taşı denmesinin sebebi
budur.
Bir dahaki yazıda böbrek taşlarının tanı ve tedavisinden
bahsedeceğiz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder